Einstein, Tesla, Edison, Da Vinci, Curie ve diğerleri... Hepsi de dünyayı değiştirecek önemli çalışmalara imza atmış değerli bilim adamlarıdır. Fakat tarihte öyle biri vardır ki gelmiş geçmiş en büyük bilim adamı olarak kabul edilmektedir. Bu kişi optiğin temellerini oluşturmuş, ışığın renklerden meydana geldiğini keşfetmiş, bugün hala kullanılan hareket ve evrensel yerçekim yasalarını tanımlamış, matematik, fizik, astronomi ve ilahiyat alanlarında pek çok önemli çalışmalar yapmıştır. Bu bilim adamı, Isaac Newton'dur. Newton yaptığı çalışmalara kendini adamış birisiydi. Bu yüzden bazı çalışmalarında aşırıya kaçmaktan çekinmemiştir. Bu makalemde Newton'un gerçekleştirdiği tehlikeli ve çılgın deneylerden bahsetmek istiyorum.

Newton 1660'lı yıllarda optik deneyleri yaparak ışık, renkler, mercekler, prizmalar ve insan gözü hakkında önemli buluşlara imza atmıştır. Bu çalışmalarından birinde gözün renkleri nasıl algıladığını anlamak istemiştir. Bunun için büyük bir iğneyi gözü ve elmacık kemiği arasına saplamış ve iğne göz küresinin arkasına temas edene kadar yüzüne sokmuştur.

Newton çalışmalarını detaylı şekilde not eden biriydi. Bu çalışması için aldığı notları aşağıda görebilirsiniz.

Newton'un çalışmasını aktardığı notta şunlar yazmakta : "Büyük bir iğne aldım. Gözüm ile göz kemiği arasından gözümün arkasına kadar sokabildiğim kadar soktum. İğneyi gözümün arkasına bastırdığımda beyaz, siyah ve renkli halkalar ortaya çıktı." Bu deneyden sonra Newton'un gözünde bir sorun oluştuğuna dair herhangi bir bilgi yoktur. Şanslıymış diyebiliriz.

Newton'un yaptığı ikinci çılgın deney ise ardıl görüntü deneyidir. Ardıl görüntü bir görüntüye uzun süre baktıktan sonra başka bir yere bakmaya başladığımızda, hala ilk görüntüyü algıladığımız olaydır. Newton'un çalışmasındaki ilginç olan kısım, ardıl görüntü deneyi için güneşi seçmesidir. Karanlık bir odaya bir ayna yerleştiren Newton, aynayı güneşe doğrultmuş ve güneşin aynadaki görüntüsüne uzunca bir süre çıplak gözle bakmıştır. Bir süre sonra karanlık odaya baktığında güneşin görüntüsünü hala görebildiğini farketmiştir. Emin olmak için bu deneyi bir kaç kez tekrarlamıştır. Newton yaptığı çalışmasını bir arkadaşı olan John Locke'ye yazdığı mektubunda detaylı şekilde anlatmıştır. Çalışmasındaki ayrıntıları bu mektup sayesinde biliyoruz. Elbetteki güneşe çıplak gözle bakmak Newton'un gözlerine zarar vermiştir. Günümüzde bu göz rahatsızlığına solar retinopati adı verilir ve gözdeki sarı beneğin yüksek yoğunluktaki ışık yüzünden hasar görmesi sonucu oluşur (güneş, lazer, kaynak sırasında ortaya çıkan parlak ışık gibi). Bu yüzden Newton'un bir gözünde geçici körlük oluşmuş, ancak aylar sonra düzelebilmiştir. Bu nedenle güneş tutulmaları ve kaynak işlemlerinde gözü koruyan gözlükler takılır.

Işık, renkler ve ardıl görüntü hakkındaki detaylı bilgileri Işık Nedir? adlı makalemde bulabilirsiniz.

Newton'un çalışmaları arasında çılgın ve tehlikeli sayılmasa da Newton gibi biri için oldukça ilginç diyebileceğimiz bir çalışma daha yer almaktadır. Newton aynı zamanda ilahiyat alanında da çalışmalar yapmış bir kişidir. Bu alanda Daniel (Danyal) peygamberin başından geçen olayların anlatıldığı Daniel'in kitabı üzerinde araştırmalar yapmıştır. Daniel'in kitabında, Daniel peygamberin ön görüleri de yer almaktadır. Newton bu öngörüler üzerinde bazı matematik işlemleri yaparak kıyametin 2060 yılında kopacağını iddia etmiştir. Her zaman olduğu gibi bu çalışmasını da not etmiştir. Aşağıdaki resimde Newton'un yaptığı ilk hesaplamaları görebilirsiniz.

Tarihteki kıyamet tahminlerini incelediğim "Geçmişten Geleceğe Kıyamet Tarihi Tahminleri" adlı makaleme buradan ulaşabilirsiniz.